Yüzük Ölçümü Yaptırmam Mücevherime Zarar Verirmi?

Sık ölçü değiştirmek evet yüzüğünüze zarar verecektir. Özellikle yüzüğün üstünde elmas veya değerli taş varsa. Elmaslı bir yüzükte bilindiği gibi daha çok parlak görünsün diye elmasın altına aliminyum folyo yerleştirilir.Bu folyolar ateş gördüğü zaman yanacaktır ve taşınız mat görünecektir. Maliyetli olan bu zarara meydan vermemek için lazer kaynak yapan iyi bir ustaya ihtiyaç vardır.

Pırlantalı yüzüklerde de ustalık önemlidir. Aslen ateşe dayanıklı olan pırlanta ise ateşi gördükten sonra direk sıcak soğuk işlemi yapılmamalıdır. Aksi takdirde mat, buğulu bir görünüm alabilir.Pırlantanın berraklık derecesine göre mat görünüm riski artar veya azalır.

Değerli taşlardan yakut, safir ve zümrüt ise pırlantadan daha hassas bir taş olup, ateş tutulduğunda çatlayan, kırılan veya soluklaşan bir yapıya sahiptir ki el deneyimi kazanmış bir ustanın yapması gereken bir işlemdir. Yarı değerli taşların geneli işlem gördüğünden ateş ile temas edilmemelidir.

Kısacası yüzük ölçümüzü doğru vermeli ve mümkün olduğunca az sayıda tamire göndermeliyiz.

Yüzük Ölçümü

Yüzük ölçüm farklılık gösteriyor, ellerim çok  şişiyor diyenlere bir açıklık getirmek istedim.

Tabiki ellerimiz şişince yüzük sıkar,ama yüzüğün modeline göre ölçümüzün değiştiğini bilerek başta doğru ölçüde yüzüğümüzü almalıyız.

Parmağımızın asıl ölçüsünü, yüzüğün genişliği normal veya kalın olan yüzükler belirler. Alyans ve bazı fantazi yüzüklerin tene oturan kısmı geniştir, bu yüzden alyanslar bir numara büyük sipariş verilmelidir. Bunun yanında normal kalınlıkta ama yüzüğün üstünde büyük bir taş varsa bu sefer bir numara küçük ölçü yaptırmanızda yarar vardır. Bunun nedeni ise parmağınıza hafif zor giren bu yüzük küçük ölçü sayesinde parmağınızda dönmeyecektir. Aynı şekilde şuan moda olan incecik yüzükler de normal yüzük ölçüsünden yarım numara küçük alınmalıdır.

MÜCEVHER TAŞI TANIMINDA KULLANILAN YÖNTEMLER

Günümüzde ileri teknoloji sayesinde birçok taşın sentetiği yapıldığı için insan gözü doğalı ile sentetiği, taklidi arasındaki ayrımı yapmakta yeterli değildir. Her zaman şüpheyle yaklaştığımız taşın ne olması gerektiği hakkında karar vermeli, daha sonra kararımızı onaylayıcı bir takım testler yapmalıyız. Bu testlerin bazıları laboratuar cihazlarını kullandığımız yöntemlerdir.

Öncelikle tüm minerallerin sınıflandırılmasında en yalın yol kimyasal ve fiziksel sınıflamadır. Mücevher taşlarının bu özelliklerini özgül ağırlık, ışık geçirgenliği, kapanımlar, kırılma indisi, sertlik, ultraviyole, renk filtresi verir.

Özgül ağırlık

Özgül ağırlık, kolay hesaplanabilen iyi bir ayırt edici özelliktir. Özgül ağırlık, bir cismin havada ölçülen ağırlığı ile, suda ölçülen ağırlığının farkına oranıdır. Yani,

Özgül ağırlık=Taşın havadaki ağırlığı /(Taşın havadaki ağırlığı-Taşın sudaki ağırlığı)dır.

Gemolojide küçük taşların kolayca tanımlanamadığı yerlerde özgül ağırlığı bulmada 2 metod kullanılır.Hidrostatik teraziye sahip tartma metodu ki bu terazi bir kolu kısaltılmış normal analiz terazisidir ve diğeri ağır sıvı (yüzdürme) metodudur. Bu metod ise karşılaştırma yoluyla özgül ağırlığı tahmin etmemizi sağlar.Önceden özgül ağırlıkları belli özel sıvıların içerisine mücevher taşını atarak yüzme-batma durumuna göre yorum yapabiliriz.
Mücevher taşlarının özgül ağırlıkları 1 ile 7 arasında değişir. Kehribar( Amber) 1.1 ile en hafifidir.2 ile 4 arasındakiler normal(kuvars 2.6) ve yaklaşık 4-7 olanlar ağırdır. Daha kıymetli olan elmas,safir,yakut kayaç oluşturan minerallerin(kuvars, feldspat..vb) üzerinde özgül ağırlığa sahiptirler.

 

Mikroskop
Mücevher taşının gerçek, taklit, yapay olduğunu içindeki kapanımlarına bakarak anlayabiliriz. Bu kapanımları ve taşın kesiminin uygun ölçülere göre yapılıp yapılmadığını Gemoloji Mikroskopları ile tespit edebiliriz.Lup ile 10x büyüme sağlarken mikroskopla 80x lere kadar büyüme sağlayabiliriz. Mikroskoplara dizayn edilen aydınlatma teknolojileri yardımı ile çok küçük bir taşın bile işlenme hatalarını, kapanımlarını rahatlıkla tespit edebiliriz.





Refraktometre
Her saydam maddenin içinden ışığı geçirme hızına bağlı olarak ifade edilen bir kırılma indisi değeri vardır.Her mücevher taşın da kendine ait kırılma indis aralığı bulunur. Işığın havadaki hızının mineral içindeki hızına oranı olarak tanımlanır. Refraktometre aracılığı ile saydam veya yarı saydam taşların kırılma indislerini ölçebilir ve taş hakkında doğal,sentetik,taklit  yorumlarını yapabiliriz.
Kırılma indisi=Işığın havadaki hızı/ ışığın mineral içindeki hızı

Mücevher taşlarının kırılma indisleri genellikle 1.3 ile 2.6 değerleri arasındadır.Kırılma miktarı her mineralde özeldir ve sabittir.Bu indis değeri; kimyasal bileşime, atomik yapıya, özgül ağırlığa ve kapanımlara göre değişir.

Sadece refraktif indis değerini saptamamız bir mücevher taşının kimliğini saptamada tek başına yeterli olmaz,diğer yardımcı testlere de başvurmalıyız.

Ultraviyole(UV)

Floresans, mineralin oluşum sırasında içerisine aktivatör maddelerinin girmesi ve ısı değişmeksizin bu maddelerin dışardan aldığı enerjiyi elektromanyetik olarak ışıldaması olayıdır. Minerallerin ışık yayma özelliği, luminesans dır. Mücevher taşlarını test etmek için floresans denilen ultraviyole ışığı altındaki lüminesansıdır.
Mineraldeki floresans etkisini kısa veya uzun dalga ultraviyole ışınına maruz bırakarak kendilerine özgü ışık yaymalarını gözlemleyebiliriz.UV ışını altında güçlü renk(strong), zayıf renk(weak) veya renk vermiyor(inert) şeklinde tanımlayabiliriz.
Örneğin sentetik zümrütler her zaman uzun dalga UV ışığı altında güçlü kırmızı flöoresans gösterirken, doğal zümrütler çoğunlukla göstermezler. Doğal ve sentetik yakutlar ise içerdiği krom etkisinden dolayı kırmızı yansıma gösterirler.Işınlar kapatıldığında ise sentetik yakutlar farklı flöresans gösterir.Doğal yakutlarda yansıma sönüktür.

Chelsea filtresi

Chelsea filtresi, beyaz ışığın içindeki yeşil rengi tutmaları bakımından önemli bir araçtır.Her taş filtrede farklı tonlarda görünür.Chelsea filtresi genellikle zümrütü diğer yeşil renkli taşlardan ayırmak için kullanılır.Diğer yeşil taşlara tezat olarak çoğunlukla zümrüt ve sentetik zümrütler filtrede kırmızı görünür.

Sertlik
Minerallerin ayırt edici kimyasal özelliklerinden biri de sertliktir.Sertlik başlıca çizilme sertliği ve kesilme sertliği şeklinde iki türlüdür. Bir mineralin diğer bir mineral veya herhangi bir metal ile çizildiğinde gösterdiği dirence, çizilme; bir mineralin kesildiğinde gösterdiği dirence ise kesilme direnci adı verilir.
Bunun yanında, bir mineralin çekiç veya taş darbesine karşı gösterdiği dirence sertlik yerine sağlamlık denir. Bu nedenle sertlik ve sağlamlık birbirine karıştırılmamalıdır. Mineraller içinde elmas en sert olduğu ve her maddeyi çizdiği halde sağlam değildir. Çünkü sert bir zemin üzerine düştüğü zaman parçalara ayrılır.
1816 yılında Avusturalya’lı fizikçi Friedrich MOHS tarafından oluşturulan mohs sertlik sıkalası her mineralin kendi sertliğini ortaya koyar. Mohs kıyaslama için farklı sertlikte 10 mineral seçmiştir. Bu mineraller 1 den 10 a kadardır. Bu serideki her bir mineral bir öncekini çizer, bir sonraki tarafından çizilir. Eşit sertlikteki mineraller birbirlerini çizmeyebilirler. 1 ve 2 çizme sertliğine sahip taşlar yumuşaktır. 3 den 6 ya kadar olan taşlar orta sertlikte, 6 nın üstündekiler serttir. Mohs sertliğinde 8 den 10 a kadar olan minerallerde mücevher taşları olarak tanımlanır. Minerallerin birbirlerini çizmesiyle oluşturulmuş sıkalada en üst sırayı 10 değeri ile elmas alır.
Diğer fiziksel özellikleri gibi sertlikte minerallerin kristal yapıları ile doğrudan ilgilidir ve bağ kuvveti arttıkça sertlik paralel olarak artar. Minerallerin göreceli sertliklerinin saptanması tek başına yeterli bir yöntem olmayıp diğer yöntemlerden de yardım almalıyız.

Sertlik Değeri	Taşın İsmi
1	Talk
2	Jips
3	Kalsit
4	Apatit
5	Florit
6	Feldispat
7	Kuvars
8	Topaz
9	Korundum
10	Elmas

New york Couture Show

                   Alberto Parada’s 18-karat blackened gold earrings with lemon topaz and black diamonds

              Borgioni’s 18-karat blackened gold Spike Handcuff bracelet with black diamonds        

Dominic Jones’ 18-karat gold rhodium-plated earrings feature Gemfields’ Zambian emeralds

Mauro Felter’s Emphatic Dance cuff, from the Warrior collection, is made in 18-karat rose gold

Michael John Jewelry’s 18-karat black rhodium gold rings feature champagne and brown diamonds and rose-cut diamonds. They were designed for an edgier bride, or for fashion wear.

From the Old World collection, Armenta’s 18-karat yellow gold and oxidized sterling silver ring with boulder opal mosaic, white diamonds and blue sapphires

Sutra’s 18-karat blackened gold cuff with turquoise and diamonds

This necklace from Roberto Coin’s Fifth Season is sterling silver with 18-karat rose gold plating.

Todd Reed’s earrings are 18-karat rose gold with sterling silver and colored and white brilliant-cut diamonds ($10,340).

KIRMIZI PIRLANTA

Avustralya da Argyle Pırlanta Madeninin  30 yıllık geçmiş tarihinde bir ilk yaşanıyor. Argyle pembe pırlanta bölümü yeni bulunan bu üç pırlantayı kırmızı pırlanta olarak değerlendirdi.

1983 yılında madenciliğe başlayan Argyle madeninde,bu zamana kadar toplam 6 pırlanta GIA tarafından kırmızı pırlanta olarak sertifikalanmıştı. Bir seferde böyleüç kırmızı pırlantayı birarada bulmak olağandışı bir durum.

Sydney,Tokyo ve New York da görülebilecek bu taşların açık arttırma tarihi ekimde son buluyor.

SOTHEBYS'de Damla pırlanta rekor kırdı...

New york,USA 17 Nisan Sotheby’s muzayede evinde 14.2 milyon dolara satılan damla şeklindeki 75 karatlık beyaz pırlanta satışlara damgasını vurdu.

Adı saklı tutulan alıcının 74.79 karat D rengi VVS1 kalitesinde damla şeklindeki pırlantanın karatına 189.397 dolar ödediği belirtildi. Sotheby’s bu taşın, son yıllardaki D rengi, 50 karat ve üstü damla şeklindeki pırlantalar arasında tek olduğunu açıkladı.

Kuzey ve Güney Amerika’nın Uluslararası Kuyumculuk Bölümü Başkanı Lisa Hubbard, bu taşın satışı güçlü bir beyaz pırlanta pazarının olduğunun göstergesidir dedi. 2001 yılında 4.3 milyon dolara alınan bu taş 12 yıl sonra 14 milyon dolarla değerini üç katından fazlaya katladı.

Müzayedenin ikinci en yüksek fiyatı olan,  21.46 karat D rengi, içi tamamen temiz kare zümrüt kesim pırlanta, karatı 148.602 dolar, toplam 3.2 milyon dolar olan yüzük Asyalı bir koleksiyoncu tarafından alındı.

Üzerinde 22.48 karat Kolombiya zümrütü olan bu broş 2.9 milyon dolara satıldı.

Koleksiyoncuların büyük bir çoğunluğu müzayedeye, sıra dışı kalitesiyle göz kamaştıran bu parçayı görmek için geldiler.

MODERN GELİNLER KLASİK STİLLERİ TERCİH EDİYOR

2013 gelinleri ilham almak için artık geçmişe yolculuk yapıp, asırlar öncesinin hatıralarından esinlenip ilham alıyorlar.

35’ten fazla düğün kitabının en çok satan yazarı Sharon Naylor, 2013 düğün trendleri hakkındaki yazısında; “Downtown Abbey” adlı televizyon şovunun, “Anna Karenina” adlı film ve yakın zamanda yayınlanacak olan “Great Gatsby”’nin bu yılın düğün modasını ve temalarını etkilediğini düşünüyor. Naylor, bu trendin bir parçası olarak gelinliklerin daha süslü olacağını tahmin ediyor. Elbise ve saç aksesuarları üzerinde daha fazla ayrıntı olacağından, takı olarak “minimalist bir mücevherin” tercih edileceğini belirtiyor. Gerdanlık ve setlerin yanında, geniş bileziklerin gelinler için önemli bir aksesuar olacağı fikrinde.

NewYork City’de çalışan tasarımcı John Apel’de, önümüzdeki birkaç yıl içinde klasik trendin dahada güçleneceğini düşünenlerden biri. Müşterilerin, özellikle modern gül kesim ve antik elmaslara ilgi gösterdiğini belirtiyor. Apel ayrıca, stillerin daha temiz ve daha doğrudan olduğu 1920’ler ve 1930’ların tasarım ilkelerine geri dönüş olduğu kanısında.

Son zamanlarda klasik trendler daha çok tercih ediliyor. Ortası pırlanta kesimle birlikte elmas kesimin de kullanıldığı tasarımlar, etrafına bezenen küçük pırlantalarla hem daha ekonomik, hem de daha büyük görünümlü bir yüzük halini alıyor. Gelinler, Art Deco hissi veren bu zarif tasarımları daha çok beğeniyor.

Nişan yüzüğünde, beyaz altın şimdiye kadar en çok tercih edilen metal olmasına rağmen,  rose (kırmızı) renk altına ilgi günden güne daha çok artmaktadır. Bu sıcak renk, tüm cilt tonlarına yakışmakta ve tek parça mücevhere bile klasik havası katmaktadır. Ayrıca, farklı bir tarz arayan gelinlerin de ilgisini çekmektedir. 

Istanbul Jewelry Show

Mücevher dünyasının profesyonelleri 36. kez İstanbul'da bir araya geldi. Fuara katılan firmaların büyük bir çoğunluğu ellerindeki mevcut ürünler ile fuara girmeyi tercih etmiş, bir kaç firma ise yeni model ve koleksiyonlarını sergilemeyi seçmişti. IAR (İstanbul Altın Rafinerisi) standında yer alan gram altınlardan oluşan yelek görülmeye değerdi. Öyle can alıcı bir tasarıma denk gelmesem de fuarın yaşattığı heyecan ve mutluluk her şeye değerdi.

Ziyaretçilerin geçen yıllara göre daha az olmasına karşın katılımcıların memnun olduklarını duymak gayet güzeldi. Daha önceki yıllarda yaşanan hırsızlık olaylarına karşın alınan sıkı güvenlik önlemleri ve tedbirler fuarın sorunsuz tamamlanmasını sağladı.

25. Ankara Fashion Week 2013

25. Ankara Fashion Week yine Sheraton Otel'de muhteşem bir defile ile gerçekleşti. 

aylık olarak güncel altın hakkındaki yorumları, Altın Yorum sayfamızdan takip edebilirsiniz.